Prof. Dr. Sezgin: “Akciğer kanseri aşısını reçete ile kullanabiliyoruz”

Fitoterapi ve Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Canfeza Sezgin, özellikle akciğer kanseri tedavisinde kullanılan aşıyla ilgili, “Bu aşı Türkiye’ye geldi. Özellikle ileri evre veya küçük hücreli dışı akciğer kanseri dediğimiz, başka organa sıçramış akciğer hastalarına tıbbı tedaviyi aldıktan sonra akciğer kanseri aşısını reçete ile kullanabiliyoruz” dedi.
Kanser nedeniyle hayatını kaybedenlerin de sayısı hızla artıyor. Kansere dikkat çekmek amacıyla farkı etkinliklerin yapıldığı kanser haftasında hastaları sevindirecek bir gelişme yaşandı. Küba’nın kanser aşısı Türkiye’de tedavilerde kullanılmaya başlandı. Özellikle akciğer kanserlerinde kullanılan aşı hakkında Fitoterapi ve Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Canfeza Sezgin bilgi verdi.

“Akciğer kanseri aşısını reçete ile kullanabiliyoruz”
Avrupa’dan çok sayıda hastanın akciğer kanseri aşısı yaptırmak için Küba’ya değil Türkiye’ye geldiğini belirten Prof. Dr. Sezgin, “Sağlık Bakanlığına teşekkür ederim. Türkiye’ye hastalarına farklı bir tedavi imkanını sundukları için müteşekkiriz. Özellikle ileri evre veya küçük hücreli dışı akciğer kanseri dediğimiz, başka organa sıçramış akciğeri hastalarına tıbbı tedaviyi aldıktan sonra eğer hastalıkları ilerlemediyse akciğer kanseri aşısını reçete ile kullanabiliyoruz. Hastaların yurt dışına çıkmasına gerek yok. Çünkü kanser gibi ciddi bir hastalıkta özellikle hastanın takibini yapan ve onu en iyi bilen onkoloji doktorundan uzaklaşması takip ve tedavi prosedürlerini aksatması aşının getireceği yarardan daha fazla zarar getirebilir. Bu nedenle hazır ülkemizde bu imkanımız varken bunu yapma şansına sahipler. Özellikle Avrupa’dan çok sayıda hasta Küba’ya değil bize geliyor, akciğer kanseri aşısı yaptırmak için” şeklinde konuştu.
Kanser tedavisi için çok sayıda hastanın Türkiye’ye geldiğini vurgulayan Prof. Dr. Sezgin, “Özellikle ülkemizin onkoloji tedavi alt yapısı hedefe yönelik ilaçlar gibi çok farklı ilaç seçeneklerine hastaları ulaştırma şansımız Küba dahil bir çok ülkeden daha ileride olduğu için biz kanser tedavisine bir çok hastayı çekebiliyoruz ve yardımcı oluyoruz” diye konuştu.

“Hasta uygunsa doktoru tarafından yazılan reçete ile aşıya ulaşabilir”
Aşı uygunsa hastaya reçete yazıldığını ve hastanın aşıya reçeteyle ulaşabildiğini söyleyen Prof. Dr. Sezgin, “Bu aşı Türkiye’ye geldi. Özellikle küçük hücreli dışı akciğer kanseri olan ve ileri evre veya lokal ileri evrede olan hastalar tıbbı tedavileri tamamlandıktan sonra bir görüş olmak için onkoloji doktoruyla yada bu konuda bilgili başka bir doktorla görüşsünler. Bunun özellikle tıbbi onkoloji uzmanı olmasının altını çiziyorum. Hastalar onkoloji doktoruna başvurduğu zaman, bizlere başvurduğu zaman değerlendiriyoruz. Hasta uygunsa reçeteyi ediyoruz. Hasta gidip resmi kanalla sahte olmayan bir tıbbi tedavi akciğer kanseri aşısına ulaşıyor. Bizim reçetemizle gidip Türk eczacılar birliği veya sağlık bakanlığının yetkilendirdiği resmi satış depo kanallarından reçeteyle alıyor. Böylelikle hastalarımızın suistimal edilmesinin sahte ilaç kullanılmasının önüne geçiyoruz. Aynı zamanda da tıbbi tedavilerinin aksatılmamasını sağlıyoruz” ifadelerini kullandı.
“Herkese önermemek koşulu ile seçilmiş hastalarda kullanabiliyoruz“
Prof. Dr. Sezgin, sözlerine şöyle devam etti:
“Küba aşısının geliştirildiği ve etkili olduğu madde kanser hücrelerinde bulunan bir protein. Bu protein çeşidi bir çok kanser hücresinde bulunduğu meme kanseri, beyin kanseri, kalın bağırsak yumurtalık kanseri gibi çeşitli kanserlerde de olduğu bulunmuş. Bu nedenle her hastada değil ama seçilmiş bazı hastalarda özel laboratuvar testlerinde kullanılabileceği düşünülüyor. Bu konuda biz de hastaları değerlendirip herkese önermemek koşulu ile seçilmiş hastalarda kullanabiliyoruz.”

“Bir tedavi alternatifi olarak yan etkisi az”
Bir tedavi alternatifi olarak yan etkisinin az olduğunu belirten Prof. Dr. Sezgin, “Özellikle sosyal güvenlik kurumunun geri ödemesinde değil fakat bir tedavi alternatifi olarak yan etkisi az ve yaşlı hastalar dahil bir çok hastada tıbbi tedavilerin yanında emniyetli bir şekilde kullanılabilecek tedavi seçeneği olarak önemli. İki haftada bir yaklaşık olarak beş doz yapıyoruz. Arkasından da ayda bir idame tedavisine geçiyoruz. En az bir yıla tamamlanıyoruz” dedi.

“Yaklaşık olarak 2 bin 700, 2 bin 800 dolarlar civarında”
Aşının ücretinin yüksek olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Sezgin , “Maalesef aşının ücreti biraz yüksek. Yaklaşık olarak 2 bin 700, 2 bin 800 dolarlar civarında. Bu değişebilir ama bizim en son aldığımız bilgi bu yöndeydi. Tabi imkanı olanlar için olan bu aşı ileride dünyada kullanımı artarsa fiyatta düşme, zamanla bir düşüş gerçekleşecektir. İnşallah ülkemizde de yerli aşı geliştirilmesinin önü açılır. Bu konuda yasal engeller prosedürler tamamlanır. 2 bin 700 dolar değil de Küba vatandaşının Küba’da ulaştığı gibi ucuz fiyatlara bizim ülkemizde de bu fiyatlara ulaşabiliriz. 2 haftada bir doz 2 bin 700, 2 bin 800 dolar civarında. İki haftada bir doz maliyeti bu. Bunu 5 defa yapıyoruz. Şuan sosyal güvenlik kurumu herhangi bir şekilde karşılamıyor” şeklinde konuştu.